Ahmed SOLAK
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Av. Ahmed Fehim SOLAK ile Hukukun Dili

Av. Ahmed Fehim SOLAK ile Hukukun Dili

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sevgili hukukundili okuyucuları, sizlere bu ilk yazımda “merhaba” diyorum.
Bu ilk yazımda sizler beni ve bu köşede nelerden bahsedeceğimi öğrenirken, ben de ilerleyen yazılarımda sizlere Hukukun Dilini anlatacağım. Evet, hukukun dili… Bildiğiniz üzere her alanın kendine özgü birde gelişen dili vardır. Hukukun dili ise toplumun dilinden kendini ayırarak sadece hukukçuların anlayabileceği, bu konuda uzmanlaşan kişilerin kendi aralarında iletişim kurarken kullandığı bir “jargon” haline geldi.
Oysa hukuk hitap ettiği toplumun her kesimi tarafından anlaşılabilir sadelikte kalmalıydı…
Küçük bir iç çekiş ile hukukta karşımıza çıkan güncel problemleri ve bu problemleri hukukun gelişen jargonundan sıyırarak herkesin anlayacağı sadelikte birazda sohbet tadında sizlere aktaracağım.
Öte yandan hukuk denilince akla ilk gelen şey “Adalet” olacaktır. Adalet, zulmün zıttıdır. Zulüm olan bir yerde adalet olmaz. Bakın Türk Dil Kurumu ne diyor?
Zulüm: Güçlü bir kimsenin yasaya veya vicdana aykırı olarak başkasını uğrattığı kötü durum, kıygı, eziyet, cefa
Adalet: Yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması, Hak ve hukuka uygunluk, Hakkı gözetme, Herkese kendine uygun düşeni kendi hakkı olanı verme…
Herkesçe bir adalet kavramı vardır ve bu kavram uğradığı zulmün zıttı olacaktır. Burada zulümden ve zulmedenden bizi koruyacak olan ise devlettir. Devletin adil olması yasaların adil olması demektir. Devletin adil olması yasayı uygulayan şahıs ve kurumların adil olmasıdır.
Burada bana yön veren küçük bir anımı sizlere anlatmak isterim.
Hukuk fakültesinde ilk ders günümdü. Üniversitenin ilk günü ve hali ile heyecanlıydım. Hep birlikte sınıflara doluştuktan sonra bir hoca girdi içeri. O dönemlerde yasa değişikliği söz konusuydu ve hocamız bize yeni çıkacak yasa ve sistem ile ilgili sorular soruyor ve her birimiz heyecan ile kendi düşüncelerimizi anlatıyorduk. Sonrasında ise hocamız bu yasanın değişmesi ve değişmemesi durumunda neler olacağını sormuştu. Biz yine tabi aynı heyecan ile tek tek düşüncelerimizi anlatmıştık. Arkasından hocamız öyle bir şey söyledi ki hukuk üstüne tek gerçek bu demiştim. Mezun olduktan sonra pratikte de karşılaştığım olaylar hep bu sözün esiriydi. O söz şuydu:
‘’Yasaların iyi veya kötü olmuş olması önemli değil. Yasaların bir hakkı eksik veya tam korumu altına almış olması da önemli değil. Burada önemli olan o yasayı uygulayan kişilerin ahlaki yönden iyi kişiler olmasıdır. Eğer kötü bir yasa ile yönetiliyorsanız fakat uygulayan kişi iyi ise sonuç sizin için hep iyi ve adil olacaktır. Ama yasalar ne kadar iyi olursa olsun kötü kişiler tarafından uygulanıyorsa sonuç sizin için kötü ve zulüm olarak gelecektir. O yüzden siz iyi olursanız sonuç hep güzel ve adil olacaktır.’’
Evet sevgili okurlar, ilk yazının günahı olmaz. Bu yüzden biraz uzun tutmuş olabilirim sizleri. Diyeceğim o ki adalet, toplumun ahlakı ile iç içedir. O yüzden iyi ve adil kalmanız dileğiyle gelecek hafta görüşmek üzere…

Av. Ahmed Fehim SOLAK ile Hukukun Dili
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Hukukun Dili ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin